‘‘Deprem güvenliği açısından olağan üstü bir buluşa imza atıldı. Yapılara monte edilecek olan amortisör sistemi, deprem sırasından yaşanacak titreşimleri % 60 oranında bertaraf etmesinin yanı sıra yıkıcı etkisini de % 30 seviyelere indirecek. ’’
Sakarya Üniversitesi Teknokent eşliğinde gerçekleştirilen buluş ile deprem güvenliği açısından olağan üstü bir başarıya imza atıldı.
Deprem güvenliği açısından olağan üstü buluşa imza atan projede ekibinde çeşitli akademisyenler ve araştırma görevlileri yer almakta. Ekip proje üzerinde oldukça yoğun çalışıyor. Proje çerçevesinde konutlara ve yapılara bir amortisör sistemi eklenmesi amaçlanıyor. Amortisöre monte edilecek elektronik olan bir beyin, yaşanacak titreşimleri algılaması ile birlikte, karşı bir atakta bulunacak. Bu durum akabinde buluş, depremde yaşanacak sarsıntılarını emerek, yıkıcı etkisini minimize edecek.
Buluş: Mekatronik Tasarım
TÜBİTAK nezdinden destek gören buluş hakkında bilgiler verilerek, ülkemizin 4/3’lük kısmının deprem tehlikesi ile bulunduğu aktarıldı. Deprem faciasının insanı öldürmediğini, yapıların insanı öldürdüğünü belirtilerek, buluş sayesinde, yapıları deprem olayına karşı daha güvenli duruma getirilmesi durumunda can ve mal yitirilmesini engellenebilecek belirtildi. Bu hedef doğrultusunda bir TÜBİTAK projesine imza atıldı. Bu buluşun ilkesi oldukça basit, şırıngada yer alan bir sıvı ve içinde yer alan demir parçacıklarının katı-sıvı karışımı. Buluşumuzun ana prensibi, sıvının akmaya eğilimine karşı direnci değiştirme temeline dayalı. Tabi ki buluşumuz mekatronik sistemdir. Mekanik ile elektroniğin tam anlamı ile bütünleştiği gerçek bir mühendislik düzeneğidir. Mekanik kısmında klasik bir amortisörden faydalanıyoruz, elektromıknatıs kısmını kablolardan tasarladık, kabloların uç kısmına da bir beyin, kontrol eden bir beyin tasarladık. Bu neticede buluşumuz yapılardan oluşan titreşimleri algılaması ile birlikte ona uygun olan karşı sürümleme özelliği geliştirmekte, sürümleme kat sayısını otomatik ayarlayarak depremin, tabandan oluşan titreşimlerden en az derecede etkilenmesini sağlamakta. Ana prensibi bu şekilde işlemektedir, açıklamaları yapıldı.
Tasarım Ekibi 10 Kişiden Oluşuyor
Deprem güvenliği açısından olağan üstü buluşa imza atan ekipten gelen açıklamalara göre, buluşun, TÜBİTAK tarafında destek alarak bir yıl evvelden başladığını belirtilirken, şimdilik 10 kişi projemizde üzerinde çalışmakta. Bunların bir bölümü araştırmacı, bir bölümü ise bursiyer şeklinde doktora ve mastır alanında öğrenim görenler. Yaklaşık olarak bir sene daha vaktimiz bulunmakta lakin şimdilik projemizin önemli bir bölümünü bitirdik. Önümüzdeki aylarda projemizi tamamen sonuçlandırarak bir model binada test işlemlerini de yapacakları bildirildi.
Depremin Yıkma Etkisi % 30 oranına indirgenecek
Buluş sahibi ekip, deprem sırasında titremeleri, uyguladıkları ön tetkiklerde yarıya kadar sönümlenebildiğini aktarırken, yapılardaki yıkma etkenini % 30 seviyelerine düşürmesi anlamını taşımaktadır. Bu önem teşkil eden bir seviyede yapılar yıkılmasına, yaşamların ve malların kaybedilmesinin engellemesine destek verecek diye düşünmekteyiz. Dünya genelinde bu buluş ile alakalı araştırmalar yapılmakta lakin ülkemizde bu hususla ile alakalı araştırmayı ilk kez, multidisipliner bir çalışma olmasından dolayı İnşaat, Makina ve Metalurji ve Malzeme Mühendisliği ile birlikte gerçekleştirdiğimiz ve konsorsiyum şeklinde uyguladığı bir araştırma ürünüdür, açıklamalarında bulundular.
Bir sene evvel başlatılan tasarımın, 6 ay içinde sonuçlandırması amaçlanıyor.
